Ulusal Denizli Aile Hekimleri Kongresi

Amazon kraliçesi Hiera’nın şehri Hierapolis’e şehrin antik tiyatrosundan bakıyoruz, üzerimizden rengârenk yamaç paraşütleri akıyor. Hierapolis antik kentini anlatan rehberimizden buranın 2000 yıl önce de bir şifa merkezi olduğunu ve  Tavas ilçesine yakın Heraklia Salbace antik kenti’nin ise Roma imparatorlarının hekimlerinin yetiştiği bir tıp okuluna sahip olduğunu öğreniyoruz. Üzerine ayak bastığımız topraklar aslında tıp tarihi açısından önemli yerler.

Birincisi olduğunu tahmin edemeyeceğiniz Ulusal Denizli Aile hekimleri Kongresi ayaklarını binlerce yıllık tarihin üzerine basıyor. Kongre bilimsel programında kronik hastalıklar,  bebe-gebe muayeneleri gibi beklediğimiz konular vardı ama “Kan lekesinin yolculuğu” nu pek beklemiyorduk, Sherlock Holmes’tan Dexter’a. Hukuki sorumluluklarımız ve “altı da üstü de bir imza” sunumları ile günümüzde daha çok gündem olan raporlar ve adli konulara oldukça doyurucu cevaplar aldık.

Gittikçe benim de ilgi ile yaklaştığım Mikrobiyata sunumu da “Yaşlılıkta unutkanlık” sunumu da oturum sınırlarını aştı. En zor iş oturum başkanlarınındı, katılımcıların sorularını oturum süreleri içinde tutmaya çalıştılar.

Birinci basamağın ihtiyaçları gözetilerek hazırlanan programlara pek rastlamıyoruz. Bu kongrede birinci basamağın ihtiyaçlarına uygun oldukça çok sunum gördük, “Birinci Basamakta Nefrolojik hastalılara yaklaşım” sunumunda, hem sunumun ismine hem içeriğine birinci basamak hakimdi.

Programda olmamasına rağmen ısrarla istediğimiz “Almanya’da Aile hekimliği uygulaması” sunumu günlük akıştan sonra olmasına rağmen oldukça fazla katılımcı tarafından izlendi. Bu sunum bence güncellemelerle beraber bir sonraki kongrede normal program içine alınmalı.

Biyobenzer ilaçlar sunumu ciddi bir farmakoloji bilgi yenilemesi oldu, o konuda ülkemizin dünyadan ayrı tutumunu görmek oldukça şaşırtıcıydı. Birinci basamakta kolon ve meme kanserinin erken tanı yöntemleri sunumu , taramaların ne kadar önemli olduğunu bize hatırlattı.

Kaplıca diyarında hem bilgiye doyarız hem de dinleniriz diye düşünerek gelenler yanıldılar, sosyal program ve eski dostlarla lobi sohbetleri herkesi uykusuz bıraktı.

Beni en çok memnun eden Hierapolis ve Laodikya antik kentlere yapılan geziler oldu. Laodikya’nın Roma imparatorundan “torpilli” olduğunu bu yüzden Roma’ya vergi ödemediğini, buna rağmen depremlerde gördüğü hasarı onaramayıp, şimdiki Denizli’nin olduğu yere taşındıklarını ayrıca İncil’de geçen 7 kiliseden birinin burada olduğunu öğrendik.

Kongre Düzenleme Kurulunu ve  Denizli Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr.Hasan GÖKÇE’yi  bu güzel organizasyondan dolayı kutluyorum, bence bunun devamı gelmeli. Bu kongrede göremediğim Aile hekimlerine de tavsiyem bir sonrakini kaçırmayın..

Eskişehir Web Tasarım